Üvey kızına mısır tarlasında tecavüz etti!

Burdur'un Karamanlı ilçesinde 35 yaşındaki H.B., 12 yaşındaki üvey kızına defalarca cinsel istismarda bulundu.

Kabusu yaşayan F.Ö., şubat ayında rehber öğretmenine, geçen yıl haziran ayında üvey babasının kendisine cinsel istismarda bulunduğunu anlattı.

ÖĞRETMENİ İĞRENÇ OLAYI ORTAYA ÇIKARDI

Öğretmenin polise haber vermesi üzerine gözaltına alınan üvey baba H.B., sorgusunun ardından tutuklandı. Olay tarihinde 12 yaşında olan F.Ö., pedagog ve rehber öğretmen huzurunda alınan ifadesinde, H.B.'nin kullandığı motosikletle mısır tarlasına gittiklerini, burada üvey babasının kendisini yanına çağırdığını ve kucağına oturttuğunu, kalkmak istemesi üzerine de sanığın kendisini cep telefonundaki mesaj uygulaması üzerinden konuştuğu erkek arkadaşını annesine söylemekle tehdit ettiğini ve cinsel saldırıda bulunduğunu söyledi. Bağırmaya başladığında da H.B.'nin ağzını kapatarak, "Seni bu mısır tarlasına gömerim, kimse seni bulamaz, sesini çıkartma" diyerek, tişörtünü de çıkarttığını söyledi.

F.Ö., olaydan önceki bir tarihte de annesinin evde olmadığı sırada H.B.'nin kendisini kucağına zorla oturtmaya çalıştığını ancak bunu annesine anlatmadığını, 2018 yılı haziran ayında yaşanan olaydan sonra üvey babasıyla hiç yalnız kalmadığını, sanığın kendisine WhatsApp üzerinden cinsel içerikli mesajlar ve görüntüler attığını, bu mesajların cep telefonundan şüpheli tarafından silindiğini de söyledi.

SUÇLAMALARI REDDETTİ

Olayla ilgili H.B. hakkında '12 yaşından küçük çocuğa cebir veya tehditle cinsel istismar' ve 'çocuğa karşı cinsel taciz' suçlarından 15 yıla kadar hapisle cezalandırılması istemiyle açılan davanın ilk duruşması bugün yapıldı. Burdur Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki ilk duruşmaya tutuklu sanık H.B. ve avukatı, mağdur çocuğun ailesi ve avukatı, Aile Çalışma ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü avukatı katıldı. Mağdur çocuk F.Ö. ise duruşmada yer almadı.
H.B., duruşmadaki ifadesinde üvey kızına cinsel istismarda bulunduğu iddialarını kabul etmedi. Soruşturma aşamasında verdiği ifadeleri de reddeden H.B., "Bana atılan iftiraları kabul etmiyorum. Telefonla çok oynuyordu ve ders çalışmadığı için telefonunu alıp annesine verdim. Annesi hamile olduğu için de kıskançlıkları vardı. Ben kesinlikle cinsel istismarda bulunmadım. Tahliyemi talep ediyorum" dedi.

ANNE DE ŞİKAYETÇİ OLDU

Mağdur çocuğun annesi G.B. ise "Kızım motosiklet binmeyi öğreniyordu. Kızım sanıkla mısır tarlasına gitmişti. 1- 1.5 saat sonra eve döndüğünde suratı asık ve gözleri kızarıktı. Üvey babası olan sanık 'Motosikletin rüzgarı çarpmıştır' dedi. Kızıma sordum, olayı açıklamadı ancak olaydan sonra sanıkla baş başa kalmak istemiyordu. Ben de bunun üzerine kızımı anneannesinin yanına, Antalya'ya gönderdim. Sanıktan şikayetçiyim" diye konuştu.

Tanık olarak dinlenen mağdur kızın anneannesi V.B., "Torunum mısır tarlasından döndüğünde bir şeylerden şüphelendim. Saçları dağınık, gözleri kızarıktı. Torunumun dudakları şişmiş haldeydi. Ne olduğunu sordum. Torunum cevap vermeden sanık H.B. araya girerek 'Motosikletin rüzgarı çarptı' dedi. Sonrasında olay ortaya çıkınca durumu anladım" dedi.
Mahkeme heyeti sanığın tutukluluk halinin devamına ve mağdur kızın Antalya Çocuk İzleme Merkezi'nde (ÇİM) ek ifadesinin alınmasına karar vererek, duruşmayı erteledi.

Davaya müdahil olarak katılma istemi mahkeme tarafından kabul edilmeyen Saadet Öğretmen Çocuk İstismarı ile Mücadele Derneği Antalya Temsilciliği avukatı Neslihan Çil, mahkeme çıkışında yaptığı açıklamada, "Çocuğumuzun ailesine manevi ve hukuki destek için buradayız. Davayı sonuna kadar takip edeceğiz. Ailemizin yanındayız. Çocuklarımız bizim vatanımızdır, geleceğimizdir. Çocuğumuzu korumak için buradayız. Mücadeleyi bırakmayacağız" dedi.