TBMM'ye Doğu Akdeniz için Yetki Alanları Kanunu çağrısı

Meclis'te düzenlenen "Doğu Akdeniz" sempozyumundan TBMM'deki partilere ve hükümete "Deniz Yetki Alanları Kanunu" çağrısı çıktı. Sempozyumun sonuç bildirgesinde Türkiye'nin deniz yetki alanlarındaki kaynakların araştırılması, işletilmesi ve korunmasına ilişkin gerçekleştirdiği faaliyetlerine hukuki zemin oluşturulması bakımından böyle bir kanuna acil ihtiyaç olduğu vurgulandı.

TBMM Başkanı Mustafa Şentop'un himayesinde Ankara Üniversitesi tarafından Meclis'te düzenlenen "Doğu Akdeniz Sorunlarına Hukuki Ve Siyasi Yaklaşım ve TBMM'nin Çözümdeki Muhtemel Rolü" başlıklı sempozyumun sonuç bildirgesi açıklandı.

Ünlü Türk denizcisi ve devlet adamı Barbaros Hayrettin Paşa'nın "Denizlere hakim olan cihana hakim olur." sözünün halen değerini koruduğu hatırlatılan bildirgede, Türkiye'nin denizci devlet anlayışıyla 2011'de oluşturduğu politikayla Doğu Akdeniz merkezli bilimsel, teknolojik, askeri, siyasi ve hukuki seferberlik başlattığı ifade edildi.

Türkiye'nin deniz alanları konusunda başlattığı seferberliğin yansımasının, "Mavi Vatan" doktrini olduğuna dikkat çekilen bildirgede, bu minvalde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın yayınladığı bir mesajında "Mavi Vatanı savunmanın ne kadar önemli olduğunun bilinciyle denizlerimizdeki hak ve menfaatlerimizi korumaya güçlü bir irade ve sarsılmaz bir inançla devam etmekteyiz." diyerek bu doktrine açıkça vurgu yaptığı anımsatıldı.

Türkiye'nin, uluslararası hukuk müsaade ettiği ölçüde devlet olarak üzerinde egemen yetkiler kullanabileceği tüm dünya denizlerinin, Mavi Vatan'ı oluşturduğu belirtilen bildirgede, bu deniz alanları içinde başta Doğu Akdeniz olmak üzere Türkiye'nin kıyısı bulunduğu denizlerin yer aldığı vurgulandı.

Türkiye'nin tüm bu deniz alanlarındaki egemen yetkisinin kapsamı üzerinde faaliyet yürütülen deniz alanının, mahiyetine bağlı olarak değişkenlik gösterdiği dile getirilen sonuç bildirgesinde "Mavi Vatan, kara ülkesinde olduğu gibi tekli bir coğrafi yapı içinde şekillenmediğinden kullanılabilecek yetkinin kapsamı da deniz alanı türüne bağlıdır hatta Türk bayraklı gemiler dahi dünyanın neresinde bulunursa bulunsunlar üzerlerinde egemen yetki kullanımının müsaade olunduğu araçlar olarak Mavi Vatan kapsamındadır." denildi.

"TÜRK DENİZ MEVZUATI DENİZCİ POLİTİKAYI DESTEKLEMİYOR"

Dünya'da hangi isimle anılırsa anılsın denizlerin birbirine bağlantısı dolayısıyla tek bir denize vücut verdiği anlayışıyla deniz hukukunun da tek ve yeknesak olması gerektiğine dikkat çekilen bildirgede, deniz hukuku alanında 168 ülkenin taraf olmasıyla dünyada kabul gören bir kaynağın, 1982 tarihli Birleşmiş Milletler Deniz Hukuku Sözleşmesi olmasına rağmen Türkiye'nin haklı gerekçelerle bu sözleşmeye taraf olmaktan kaçındığı ifade edildi.

Bu yüzden Türkiye'nin deniz egemenlik alanları üzerinde ve ötesindeki deniz yetki alanlarındaki ekonomik yetkilerinin belirlenmesi ile bu yetkilerini dayanak altına alan hukukunun oluşturulmasının zaruret arz ettiği vurgulanan bildirgede, günümüze kadar 1982 tarihli Karasuları Kanunu dışında Türkiye'nin deniz alanları üzerindeki yetkisini ilgilendiren bir düzenleme çıkartılamadığı, Türk deniz mevzuatının, 2011'den bugüne geliştirilen denizci politikayı desteklemekte yetersiz kaldığı kaydedildi.

Bu yetersizliğin, Türkiye'nin Ege Denizi'nde ve en önemlisi Doğu Akdeniz'de yürüttüğü siyasi, askeri ve teknik operasyonların uluslararası açıdan sorgulanmasına zemin hazırladığına işaret edilen bildirgede, şu ifadeler kullanıldı:

"Türkiye'nin denizlerde egemen yetkilere sahip olması, bu yetkileri hukuka uygun bir şekilde kullanabilmesi, meseleye ilişkin yeterli ve güçlü hukuki enstrümanlarla mümkündür. Deniz yetki alanları ile bu alanlarda kullanılacak egemen yetkileri açıkça tanımlayan ve bu yetkilerin kullanılmasına ilişkin esasları düzenleyen müstakil bir kanun, bu enstrümanların başında yer almaktadır. Bu amaçla Türkiye'nin deniz yetki alanlarındaki kaynakların araştırılması, işletilmesi ve korunmasına ilişkin gerçekleştirdiği faaliyetlerine hukuki zemin oluşturulması bakımından bir Deniz Yetki Alanları Kanunu'na acil ihtiyaç vardır. Bu ihtiyacın da yasama erkini uhdesinde taşıyan Gazi Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından giderileceği şüphesizdir."

TBMM'ye Doğu Akdeniz için Yetki Alanları Kanunu çağrısı ile ilgili etiketler TBMM yasa Mustafa Şentop Doğu Akdeniz deniz yetki alanları kanun
GÜNÜN VİDEOSU

30 bina ve 114 kişi tahliye edildi... Gaziosmanpaşa’da yaşanan toprak kayması kamerada!

Gaziosmanpaşa'da akşam saatlerinde meydana gelen toprak kayması nedeniyle bölgedeki 30 bina ve 114 kişi tahliye edildi. Toprak kaymasının yaşandığı anlar saniye saniye kameralara yansıdı.