'O KÜFÜRBAZ İNSAN DEĞİL! SOYLU’NUN MESAJI BİR UYARI FİŞEĞİ!'

İki usta isim SuperHaber programcısı - Güvenlik Uzmanı Mete Yarar ile SuperHaber programcısı - Hürriyet Gazetesi yazarı Nedim Şener, “Memleket Aşkına” programının yeni bölümünde, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun 45 gündür hastanede koronavirüs tedavisi gören annesi ile ilgili yazdığı mesaja yapılan iğrenç yorumu masaya yatırdı.

YARAR: SOSYAL MEDYA ÜZERİNDEN KLAVYE ŞÖVALYELİĞİ YAPANLAR HUKUKTAKİ BOŞLUKTAN YARARLANIYOR!

Mete Yarar, "Soylu'nun annesi hastanede tedavi görüyor. Soylu her devlet görevlisi olduğu gibi bir mücadele içerisinde. Kelle koltukla görev yaptığı kesin. Bir taraftan FETÖ’cüler, bir taraftan PKK, bir taraftan yasa dışı örgütlerle yaptığı mücadele ortada. Annesiyle ilgili küfürlü bir yazı yazan kişiyle ilgili mahkemeye başvurdular. Bu tür durumlarda tutuklanma talebi kabul edilmiyor, adli kontrol şartıyla dava devam ediyor. Bu konuda da serzenişini belirten duygusal bir tweet attı. Maalesef bugün Türkiye’de sosyal medya üzerinden klavye şövalyeliği yapan ve hukuğumuzdaki boşluklardan yararlanan bir grup var. On binlerce insana küfür edebiliyor, tehdit edebiliyor, herkesin gözü içine baka baka yapabiliyor. Yargı bu konuda bir türlü hızlı karar veremiyor. Para cezasını bile hızlı bir şekilde verseler, tazminat davasını açsalar belki bu klavye şövalyelerini pek ortada görmeyeceğiz. Bununla ilgili herkes şikayetçi. Düzenleme yapılmasıya ilgili bir süreç bugüne kadar geliştirilmedi. Aksayan konuları söylemeyecek miyiz? Darbe olduktan sonra tepki vermeyecek miyiz? Bekleyecek miyiz, susacak mıyız? İstenilen nedir? Birisi çıkıyor can siparhane bir şekilde ’Bir FETÖ gidiyor, bin FETÖ geliyor’ demesinin bedeli ödüllendirilmesi gerekirken geri çekilmesi midir? Nasıl bir yere doğru evriliyoruz?" ifadelerini kullandı.

ŞENER: YARGI İÇİNDE ÇOK CİDDİ PROBLEMLER VAR!

Nedim Şener, "Bir insanın yaşadığı ülkeye ait hissetmenin en önemli şartı eşit muamele yapıldığını düşünmesi olmalı. Hukuğun koruması altında hakkını arayacağını düşünmesi gerekir. Bunu söylerken FETÖ’cüleri PKK’lıları yasa dışı işlere bulaşanlardan bahsetmiyorum, suç işlemeyen demokrasi ve anayasaya uyan insanlardan bahsediyorum. FETÖ’cülerin devlete sızma girişiminde en önem verdikleri yer ve yüksek oranda yerleştirdikleri yer yargıydı. 13 bin civarında personel vardı. 4500’ü belki de daha fazlası buradan çıktı. Bu kişiler bütün sistemi allak bullak etti, istediği operasyonları yaptılar, tüm hukuksuzlukları hukuk kılıfına uydurdular. Onlar 15 Temmuz sonrası tasviye edildi. Kendi yaşadıklarımı anlatayım; belli bir grup sosyal meydadan bana saldırıyor. Avukatlar da tespitlerini yapıyor ve savcılıklara bildiriyor. Birçok dava açtım uzlaşmayla halledilenler var, kazandığım davalar var. Aynı ifadeleri içeren tweetler belli bir savcıya gittiği zaman sürekli takipsizlik kararı geliyor. Aynı hakaret ve küfürü eden bir kişiyle ilgili başka bir yerden açılan bir davayı kazandık. Bir savcı var ki sürekli takipsizlik kararı veriyor. Aynı hakaretler edildiğinde bile nasıl olabiliyor bu takipsizlik kararı? FETÖ 7 bölge oluşturmuş, 19 ilden sorumlu büyük bölge imamı Kamil Bakum itirafçısı oldu. 330’dan fazla isim verdi, bu isimlerden hala hakim ve savcılık yapanlar yargıda hala görevli. Süleyman Soylu’nun ailesine bu hakareti yapanın insan olma imkanı yok. Birisini aşağılamak için annesine küfür ediyorsan dünyanın en aşağılık mahlukusun. Senin annen, kardeşin yok mu? Bu kişilerin hukukla alakası yok. Süleyman Soylu burada bir sancıya işaret ediyor. Yargı içinde çok ciddi problemler var." dedi.

Mete Yarar ve Nedim Şener ile “Memleket Aşkına”nın tamamını SuperHaber YouTube kanalında izleyebilirsiniz...

YOUTUBE KANALIMIZA ABONE OLMAYI UNUTMAYIN