‘KENDİ ÇOCUKLARI YURT DIŞINDA, ELALEMİN EVLATLARINI KULLANARAK HESAP PEŞİNDELER!’

SuperHaber programcısı - Güvenlik Uzmanı Mete Yarar ve SuperHaber programcısı - Hürriyet yazarı Nedim Şener ile “Memleket Aşkına”nın yeni bölümü SuperHaber YouTube kanalında yayında…

İki usta isim SuperHaber programcısı - Güvenlik Uzmanı Mete Yarar ile SuperHaber programcısı - Hürriyet Gazetesi yazarı Nedim Şener, “Memleket Aşkına programının yeni bölümünde, Boğaziçi Üniversitesi üzerinden yapılan provokasyon çabalarını masaya yatırdı.

ŞENER: HEPİMİZİN BİLDİĞİ AYNI AKTÖRLER SAHNEDE. ANCAK BURADAN BİR ‘GEZİ’ ÇIKMAZ!

Nedim Şener, "Bu ülke tekrar ikinci gezi olayını yaşamaz. Çünkü Gezi meselesi ilk başta çevre duyarlılığı üzerinden başladı. Ancak daha sonra o süreci bir provokasyonla büyük bir kalkışmaya dönüştüren FETÖ’nün rolü öne çıktı. Bugün FETÖ devlet içinde olmadığı için bu olaylara şekil verecek şekilde büyük bir operasyonel güç olarak bulunmadığı için çok zor. Dün yapılan açıklamaya bakıldığı zaman zaten Boğaziçi Üniversitesi akademisyenlerin ve öğrencilerin verdikleri bir mücadele ve olayın provoke edilmek istenen yönü var. O da görülüyor zaten hangi bileşenlerin, hangi terör örgütüne yakın grupların olayı çığırından çıkartmaya çalıştığını, sadece bir üniversite içindeki olay olmaktan çıkarıp ülke geneline yaymak istedikleri görülüyor. Aynı aktörlerin burada da rol aldığı görülüyor. Herkes kendi yerini belli ediyor. FETÖ’nün firari örgüt üyeleri o dönem sinsi kapılar arkasından olaylara yön verdiler ise bugün de attıkları tweetlerle neyin yanında durduklarını gösteriyorlar. Hiçbir şeyden şüphe etmiyorsanız bundan şüphe edin. Bırakın DHKP-C’yi, FETÖ’cüler bir şeye destek veriyorsa mutlaka memleketin hayrına olmayan bir şey vardır derim. Eylemlere katılan öğrencilerin sayısını toplayın, istediğiniz kadar da çoğaltın oradaki üniversite öğrencilerinin sayısı aynı zamanda gezi gibi neredeyse Türkiye’nin tamamına yayılacak belli bir mezhepsel ya da ideolojik duruma savrulmuş değil lokal bir mesele. Dışarıdan taşıma elemanlarla belli bir eylemselliğe dönüştürülmeye çalışılıyor. O da birkaç görüntü ile yansıyan durumlar olmasa toplumsal meşrutiyeti yok. Gezinin başlangıcında haklı tepkiler vardı. Birkaç sonra o zaten tamamen kayboldu. Tüm süreci terör örgütleri ele geçirdi. Atatürk Kültür Merkezi’nin üzerinde PKK’lılar dahil tüm terör örgütlerinin bayrakları her yere asıldı. Ne anlatılıyor, ortada olan ne… Çok bariz bir provokasyon olduğu çok açık. Müslümanların en kutsal yeri Kabe üzerinde bir montaj yapılıp yerlere seriliyor. Bunun doğuracağı hukuksal ve toplumsal tepkileri ön görmemek mümkün değil. Bunu yapanın provokatör olduğu çok açık. Zaten ilk başlangıçta Canan Kaftancıoğlu’nun orada bulunma durumunun nasıl bir provokasyon olduğunu konuşmuştuk. Koca siyasetçiler gencecik çocukları sömürüp bir yerlere itmeye çalışıyorlar. 12 Eylül öncesinde de hep böyle olmuştu. Gençlerin haklı mücadelesini meşru ve ve hukuki çerçevede kalarak, asla saldırgan bir şekilde olmaması gerekiyor. Terör örgütlerin sloganları, marşları ve eylemleriyle iş birliği yapmayın ve kimsenin aleti olmayın." ifadelerini kullandı.

‘KENDİ ÇOCUKLARI YURT DIŞINDA, ELALEMİN EVLATLARINI KULLANARAK HESAP PEŞİNDELER!’

YARAR: OLAYIN REKTÖR SEÇİMİNDEN CİNSEL TERCİHLERE NASIL GELDİĞİNİ BEN ANLAMADIM!

Mete Yarar, "Bugün neyi tartışıyoruz diye sorsam herkesin aynı şeyi tartışmadığını görürüz. İlk gün Boğaziçi tartışması başladığında Melih Bulu’nun atanmasını da tartışmıyorduk. Bulu’nun kariyerini ve bunu hakedip haketmediğini de tartışmadık. Başka bir şeydi. Konu başlıklarını söyleyeyim; militan, LGBT, Kabe, en son bugün geldiğimiz nokta ‘Ya istikbal ya ölüm sloganına kadar geldik. İçinde DHKP-C ve TKML gibi birçok alt başlıkta bunun içerisinde. Farkındaysanız öğrencilerin adı hiç geçmiyor, onların tepkisinin adı kalmadı. Erken seçim konuşuldu, Gezi olayları konuşuldu, onlarca mevzu konuşuldu ama öğrencilerin konusunu konuşmak gibi bir isteği olmadı kimsenin. Herkesin hesabı ayrı. Bu mevzunun iki tarafa ayrılması düşüncesindeyim. Bulu Boğaziçi’ne geldiği andan itibaren bir tartışma açılmıştı; elit tartışması. Öğrenciler çok elit demişlerdi. Bu tartışmayı yapanlar da öğrenci değillerdi. Rica ediyorum öğrencileri yaftalayarak ve ad koyarak gitmeyelim. Olay rektör seçiminden cinsel tercihlere nasıl geldi? bunu yapanların neden yaptığını söyleyerek devam edeceğim. Bundan sonra yaşanacak süreçler Türkiye’yi ayrıştıracak ve derin fay hatlarını ortaya çıkartacak konular üzerinden olacak. Yere konmuş Kabe görüntüsüyle ilgili herkes ‘Neden kızıyorsunuz ki bu bir sanatsal çalışma. Kabe resminin kutsallığı var mı? Şunu soracağım; Neden bütün fotoğraflar tablo gibi konulmuşken duvara asılmışken neden Kabe’nin resmi yere özellikle konulmuş? Niyet okumak isterseniz bunu soruyorum. Başka bir şey daha; bu arkadaşlar Süleyman Tapınağı ya da çok kutsalları olan Yahudiler ile ilgili, Ağlama Duvarı ile ilgili bir özel çalışmaları var mıdır, onları da yere sermişler midir? Bunu ikiyüzlülüğü anlatmak adına söylüyorum. Bugüne kadar hoşgörüden bahsedenlerin hiç hoşgörülü olmadığını görüyorum. Fotoğraf koyup ‘yeni bir Gezi çıkacak’ diyen Ertuğrul Kürkçü gibi adamların çocukları yurt dışında okuyor, partiler yapıyor, elalemin çocuğu üzerinden devrim devşirmeye çalışıyorlar. Sen neden öğrencileri kışkırtıyorsun?" dedi.

Mete Yarar ve Nedim Şener ile “Memleket Aşkına”nın tamamını SuperHaber YouTube kanalında izleyebilirsiniz...

YOUTUBE KANALIMIZA ABONE OLMAYI UNUTMAYIN

‘KENDİ ÇOCUKLARI YURT DIŞINDA, ELALEMİN EVLATLARINI KULLANARAK HESAP PEŞİNDELER!’ ile ilgili etiketler Mete Yarar Nedim Şener Memleket Aşkına Boğaziçi Üniversitesi eylemler

Sitene Ekle

GÜNÜN VİDEOSU

326 yolcu taşıyan uçakta korku dolu anlar! Piste sert iniş yaptı... O anlar kamerada

Alman Lufthansa’ya ait Boeing 747 tipi uçak Frankfurt-Los Angeles seferi sonunda piste sert iniş yaptı. 326 yolcu ve 19 mürettebat bulunan uçak iniş sonrası kontrollerin ardından Frankfurt’a geri döndü. Korku dolu anlar kameralara yansıdı.