İstanbul'un göbeğinde dehşet saçtılar

İnşaat Mühendisi Enes Sarı, 4 aydır göremediği 3 yaşındaki  çocuğunu, boşanma aşamasındaki eşi Tuğba Sarı'dan icra yoluyla aldı. Yanında kız kardeşi Gülay ile annesi Figen Sarı da vardı. Tuzla'dan evlerine doğru yola çıktılar. Ama arkalarından onları takip eden bir minibüs vardı. O minibüsün içindekiler de Enes Sarı'nın kayınbiraderleri Tayfur ve Tarık Çelik kardeşlerdi.

Önce kornaya defalarca kez basıp otomobili durdurmak istediler, aracı bariyerlere sıkıştırmaya çalıştılar. Gülay Sarı durmadı, yoluna devam etti. Ancak iki kardeş peşlerini bırakmadı. D-100 Karayolu Pendik mevkiinde otomobilin önünü kestiler. Biri sopayla indi camlara vurmaya başladı. İddiaya göre diğer saldırganın belinde de tabanca vardı. Amaçları Enes Sarı'yı araçtan indirmekti. Korku dolu anlar dakikalarca sürdü. Araya yoldan geçen diğer sürücüler girdi, iki saldırgana müdahale ettiler.  

SALDIRGAN KARDEŞLER YAKALANDI

Tayfur ve Tarık Çelik bunun üzerine yol kestikleri minibüse bindi hızla olay yerinden uzaklaştı. Enes Sarı, kardeşi ve annesi soluğu polis merkezinde aldı. Şüphelilerden şikayetçi oldu. Polisler saldırganları yakaladı. 

"4 AYDIR ÇOCUĞUMU GÖREMİYORDUM"

Olay anında çok korktuğunu söyleyen Enes Sarı, "Biz boşanma sürecindeyiz. 4 aydır da çocuğumu göremiyordum, izin vermiyordu ailesi. Polis çağırdık, polis zoruyla çocuğu aldık. Biz normal bir şekilde geldik adliyeye, annem kız kardeşimi bekliyor. Gülay kullanıyor arabayı. Adliyeden çıktık yan yola girdiğimiz gibi bir araba geldi aynamıza vurdu arabanın yanını sürterek geçti. Ben ilk başta kaza olduğunu düşündüm. Aklımın ucundan geçmezdi. Daha sonra baktım Gülay'a dedim ki kornaya bas. Belki bir şey vardı. Bir baktım araba önümüze doğru kırdı iki kişi indi arabadan. Tarık sopayla birlikte ön camı indirmeye başladı zaten. İçeride annem var, kız kardeşim var, 3 yaşındaki çocuğum var. Yani bunu hangi zihniyetle yapıyorsunuz. İndiler sonra baktılar ön camdan içeri giremiyorlar bu sefer benim oturduğum kapının camını kırdılar. Oradan kapıyı açmaya çalıştılar. Bir şekilde orada engel oldum, can havliyle. Bağırıyorlar, çağırıyorlar. Arabada çocuk var, kadın var bunu yapmayın diyorum. Tabii dinlemiyorlar. Trafik sıkışınca hem şoförlerden hem de çevre esnafından insanlar geldi araya girdi. Onları zorla da olsa uzaklaştırdılar" dedi. 

"İNDİRELİM VURALIM DİYORLARDI"

Dehşeti yaşayan Avukat kız kardeş Gülay Sarı da, "Çok korktuk. Biz zaten boşanma sürecinin başından beri ölüm tehdit alıyoruz. Bu radde geleceğini düşünmedik. Şehir ortasında maganda gibi ellerinde silah ve sopayla araba camımızı kırarak abimi camdan dışarı çıkarmaya çalıştılar. İndirelim, vuralım diyorlardı. Yol boyu bizi takip edip, sıkıştırıp araca vurmaya çalıştılar. Araç birçok yerden darbe aldı, bizi bariyerlere fırlatmaya çalıştılar. Ellerinde, silah ve sopayla indiler. Camı kırdılar. Ağabeyi ayaklarından çekip dışarı çıkardılar. Araya kamyoncular girmese orada öldürmeyi amaçlıyorlardı zaten. Çok korktuk, küçük yeğenim şok geçirdi, baygınlık geçirdi. Her tarafımız cam parçası oldu. Onlar şimdi yakalandılar ama tutuklu yargılanmaları gerekiyor. Sürecin peşinde olacağız" diye konuştu. 

 "EN AĞIR CEZAYI ALSINLAR"

Ailenin avukatı Mürsel Sarı "En ağır şekilde cezalandırılmalarını istiyoruz. Bununla ilgili maddi manevi tazminat davalarını kesinlikle takip edeceğiz. Hiçbir şekilde yanlarına bırakmayacağız" dedi.

OLAY ANI KAMERADA 

Görüntülerde, Avukat Gülay Sarı yardım çığlıkları atıyor. Aracın ön camları kırık. İki kardeş ise hala saldırmaya çalışıyor. Araya diğer sürücüler giriyor. Biri saldırganın elinden sopayı alıyor ve yol kestiği minibüse bindiriyor. Saldırgan iki kardeş hızla bölgeden uzaklaşıyor.