İbrahim Kalın'dan kritik açıklamalar...
Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın gündeme ilişkin kritik açıklamalar yaptı.
Kalın'ın açıklamalarının satırbaşları...
-Uluslararası düzeyde devam eden temaslarda önümüzdeki hafta Cenevre'de mülteci krizi konuşulacak.
-Suriye toplantısının ikincisi Şubat'ta İstanbul'da olacak.
-Bütçe görüşmeleri devam ediyor. Yükseliş trendinin memnuniyet verdiğini ifade etmeliyim. Güven endeksleri yukarı doğru hareketlenmiş durumda. Turizm gelirleri de giderek artıyor. 50 milyon turist hedefi artık çok uzak değil. Faizlerdeki düşüşün devam edeceği görülüyor.
-Yarın Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat Ödülleri dağıtılacak.
-Biraz sonra 19:30'da sayın Cumhurbaşkanımız Rusya lideri Putin ile bir telefon görüşmesi gerçekleştirecek.
-Sahadaki gelişmeleri yakından takip ediyoruz. Teröristlerin sınırımızdan tamamen uzaklaştırılması, güvenli bölge için çalışmalarımız devam ediyor. Eş zamanlı olarak mültecilerin evlerine güvenli şekilde dönmesi için ilgili kurumlar ile detaylı çalışmalar sürüyor. Güvenli, gönüllü ve onurlu şekilde dönecekleri bir çalışma yapıyoruz.
KIYIKLI'NIN BABACAN VE DAVUTOĞLU ZİYARETİ
"(Feyzullah Kıyıklı'nın Davutoğlu ve Babacın'ı ziyareti) Cumhurbaşkanımızın bu yönde bir görevlendirmesi söz konusu olmamıştır. Kendi girişimleridir."
ABD İLE F-35 GERİLİMİ
-Dışişleri Bakanlığı üzerinden bir heyet kurulmasını teklif etmiştik. F-35 değil NATO içinde tehdit olacağı şeklinde bir beyanları vardı. Konuyu aydınlığa kavuşturmak istedik. Ama ABD tarafı hep bu konudan kaçındılar. Cumhurbaşkanımızın Trump ile görüşmesi oldu. Bu konu detaylı gündeme gelmedi. Biz teklifimizi yineledik. Tek taraflı olarak bizi F-35 programından çıkaracak bir durumun olmadığı kanaatindeyiz. ABD iç siyasetinin konusu haline gelmiş durumda. S-400'ler için anlaştığımızda böyle bir yaptırım yasası dahi yoktu. Kongrenin Trump'a bir hat çizmek belki de cezalandırmak için aldığı bir tutumdu. Kongre üyelerine tek tek anlatıldı. Bu konuda kendilerini kapatmış gözüküyorlar çünkü konuyu siyasileştirdiler. Bizim için iki konu var. Ortak üretim ve fiyat meselesi. Biz Batı'daki dostlarımıza hiçbir zaman kapıları kapatmıyoruz. Nasıl ki enerji ihtiyaçlarımızı çeşitlendirmek zorundaysak, aynı şey savunma için de geçerli. Suriye savaşının en yoğun olduğu zamanda, Türkiye tehdit altındayken Patriotları çektiler.
