Cumhurbaşkanı Erdoğan: Tam üyelik hedefimizden vazgeçmedik
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Çankaya Köşkü'nde Avrupa Birliği (AB) ülkelerinin büyükelçileri ile bir araya geldi. Toplantıda kritik açıklamalarda bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan, AB'ye tam üyelik hedefinden vazgeçilmediğine vurgu yaptı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Brexit ile artan belirsizliğin ancak Türkiye'nin Avrupa ailesinde hak ettiği yeri almasıyla giderilebileceğinin altını çizdi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, AB Büyükelçiler Toplantısı'ndaki sözlerine yerli aşı çalışmaları hakkında bilgi vererek başladı.
Koronavirüs salgınının yeniden ivme kazanmış olmasına rağmen aşı çalışmalarında elde edilen başarıların umutları artırdığını ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Farklı kaynaklardan elde ettiğimiz aşıları vatandaşlarımıza gönüllük esasına dayalı olarak uygulamaya başlıyoruz. İnsan deneyi aşamasında olan yerli aşıları milletimizle birlikte tüm insanlığa sunacağız." dedi.
Konuşmasının devamında Yunanistan'a sert mesajlar veren Cumhurbaşkanı Erdoğan, geçerliliği olmayan maksimalist haritalar üzerinden Türkiye'nin sahillere hapsedilme girişimlerine itiraz edildiğini belirterek "Doğu Akdeniz'de hakkımız olmayan bir şeyi talep etmiyoruz. Yunanistan'ı gerginliği tırmandırmaktan vazgeçmeye çağırıyoruz. Doğu Akdeniz'i bir rekabet alanı olmaktan çıkartıp uzun vadeli çıkarlarımıza hizmet edecek bir iş birliği havzası haline getirmeliyiz." ifadesini kullandı.
Avrupa Birliği'ne tam üyelik hedefindan vazgeçilmediğini kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Kıbrıs'ta başarısız olmuş örnekleri tekrar konuşmak yerine, gerçekçi alternatifleri konuşmamız gerekiyor. Avrupa'yı Türkiye'siz anlamak mümkün değildir. 60 yıldır tam üyelik mücadelesi veriyoruz. Sivil siyasetin önündeki engelleri kaldırdık. AB ülkeleri bunu sessiz devrim olarak niteledi. Avrupa Birliği'ne tam üyelik hedefimizden vazgeçmedik.
(AB ile) Ülke olarak uzun vadeli bakış açısıyla olumlu gündem oluşturmak ve ilişkilerimizi yeniden rayına oturtmak için hazırız. Darbelerle, cuntalarla maruf bir ülkeyi ileri demokrasi rayına oturttuk. Ülkemizde sessiz bir devrime imza attık.
Türkiye'nin ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin içinde yer almadığı hiçbir denklemden Akdeniz barışı çıkmayacağı artık anlaşılmıştır. Kıbrıs'ta başarısız olmuş modelleri tekrar tekrar konuşmak yerine yeni ve gerçekçi alternatifleri tartışmamız gerekiyor.
İslam karşıtlığı, Avrupa'da yaşayan 6 milyona yakın insanımızın güvenliğini tehdit etmenin yanı sıra Avrupa değerleri açısından da büyük bir kara deliğe dönüşüyor.
Avrupa ve NATO'nun güvenliği Türkiye'nin Doğu ve Güneydoğusu'ndan başlar.
Brexit ile beraber artan belirsizlik ancak Türkiye'nin Avrupa ailesinde hak ettiği yeri almasıyla giderilebilecektir.
