"Bir yer var biliyorum, anlatamıyorum..."

İzzet Çapa

İzzet Çapa

Sana da olur mu; hani canın hiç bir şey yapmak istemez...

Evde dursan duvarlar üstüne üstüne gelir, ofise gitsen işler...

Karnın açtır ama tuhaf bir bulantı alıkoyar seni yemekten...

Kitaba, filme, müziğe sarmak istersin; bir acayip üşengeçlik tutar, bırakmaz zihnini...

Çık biraz hava al dersin, dizlerinde derman yok...

Otur şu başladığın kitaba yaz bir kaç sayfa diye niyetlenirsin, hevesin kaçmış bir kere, haydi ara da bul kolaysa, yok arkadaş yok...

Annen bile el kızı gibi gelir, sevgilinin en tatlı sözleri kaynana zırıltısı...

Sohbetiyle keyfettiğin dostların sanki başka bir dilden konuşurlar; anlamazsın...

Bin yıllık tanıdıkların hal hatır sorar; anlatamazsın...

Bardağın dolu tarafına bakmak lazım derler ya eskiler; bu halet-i ruhiyede bardak geçse eline vallahi kırıp, parçalarsın...

Bir kasvet çökmüş üzerime gitmiyor. Bütün Felak’lara, Nas’lara da müracaat ettim, Allah affetsin, geçmiyor...

Ormana yeşile baksam aklım mavide; yüzümü denize dönüyorum o bile lüzumsuz sütliman, anladım ki iyot kokusu falan da nafile...

Yalnız kalsam kendimden bunalıyorum, birileriyle otursam muhabbetten daralıyorum...

Bazen öyle bir kasvetli iklime akıyor ki ruhum, düşünüyorum ama bir türlü ben de nedenini bulamıyorum...

Susuyorum soruyorlar, anlatmaya çalışıyorum anlamıyorlar...

Galiba şairin ‘bir dert ki anlatılır şey değil’ dediği o yerdeyim...

İnsan kendine bu kadar mı yabancılaşır, kendinden bu kadar mı uzaklaşır...

Şu günlerde hakikaten bir tuhaf halim; bilmiyorum ben kimim, neyim, nerelerdeyim...

Yaşama sevincim, hayat enerjim ne oldu sana, söyle nerelerdesin...

Sana çok ihtiyacım var, acil çık gel haydi ses ver bir yerlerden, nasılsa döneceksin sonunda, sen benimle varsın, unutma sen bensin...

Hasretle bekliyorum... Elma dersem çık, armut diyecek halim bile yok...

Diğer Yazıları