Viyana'dan Türkiye nasıl görünüyor?

Sevda Noyan noyansevda@gmail.com

Barış Pınarı Harekatının başladığı günün sabahı, ben de ikinci evim olarak gördüğüm Viyana'ya doğru yola çıktım…

Öğlen saatlerinde vardığım havalimanındaki televizyon ekranında gördüğüm "Erdoğan Kürtleri öldürüyor!” başlığı irkilmeme neden oldu…

Böylesine yalan haber yapmakta en ufak bir sakınca görmeyen ikiyüzlülük ile nasıl mücadele edilebilinir ki? Gerçekten aklım almıyor…

İlerleyen günlerde yine aynı şekilde metroda dağıtılan ücretsiz gazetelerdeki başlıklarda bu minvaldeydi...

Kaldığım beş gün boyunca farklı etnik kökenli bir çok kişi ile görüşme ve konuşma imkanım oldu… Onlara sorduğum ilk soru şuydu: "Bu haberlere inanıyor musunuz? Sizce Türkiye, Kürt halkını öldürüyor mu?"

Birkaç kuşkulu kişinin dışında, diğer konuştuğum, Kürt, Türk, Arap, Boşnak, Arnavut kökenli kişiler bu haberlere inanmadıkları gibi, bunun tam tersi olduğunu bildiklerini anlattılar…

Bu durumu konuşmaya çalıştığım Avusturya’lı bir akedemisyen ise farklı bir bakış açısı ile yaklaştı...

Herr Lindner olayı şöyle açıkladı "Bence Suriye'li mültecilerin Türkiye'ye sığınmaya başladığı süreçte ciddi bir hata yapıldı...Türkiye sınır kapılarını açarak bu mültecileri AB ülkelerine gitmelerine izin vermeli ve Avrupa'da yaşayanların rahatları kaçmalıydı… Açıkçası ben Türkiye'nin çok bile dayandığını düşünüyorum… Avustrya'nın nüfusuna yaklaşan sayıda mülteci alan bir ülkeyi Avrupa ülkeleri bırak suçlamayı, onları bu yükten koruduğu için Türkiye’ye minnet duymalı ve destek vermeli! Maalesef sömürü düzenine alışmış bir zihniyet yapısına sahip olan Avrupa ülkeleri son derece ikiyüzlü davranmaya devam ederek önce kendi halklarına kötülük yapıyorlar… İnsanca yaklaşımlar içinde olduklarını iddia etmeleri sadece sözde kalıyor… Medya yoluyla halk üzerinde oluşturmaya çalıştıkları faşist yaklaşımlar, yalan haberlerle birlikte yaşadığımız göçmenlerle olan ilişkilerimizi kötü etkiliyor…Tüm Avrupa’nın farklı etnik kökenli vatandaşlarıyla sağlıklı bir zeminde yaşamak için çaba sarf etmesi gerekiyorken, bu tür yalan söylemlerle, ırkçılık ve İslamofobinin artmasını hızlandırıyorlar…

Sonuç olarak, Suriye sınırında oluşturmak istediği güvenli bölge için yaptığı harekat Türkiye’nin en doğal hakkıdır! Bence en büyük sorun artık "Dünya beşten büyüktür " diyen bir lider ile karşı karşıya kalmanın çaresizliği içinde olmalarıdır. İşte bu yüzden Başkanınız Erdoğan en büyük düşmanları… Erdoğan da dengeleri bozarak oyunlarını ortaya çıkarmaya devam ediyor…"

İşte Herr Lindner ile yaptığımız uzun konuşmanın kısa özeti böyle...

Özellikle Avrupa’nın yerlisi olan Avusturyalı bir akademisyenden böylesi dürüstçe yapılmış bir analiz duymak beni memnun etti.

Aklımız, kalbimiz, haklı bir mücadele için Barış Pınarı Harekatında mücadele eden evlatlarımızda…

Sivil şehitlerin de olduğu bu haklı mücadele inşaallah kısa sürede son bulur…

Bütün dünyanın gözleri bu coğrafyaya dönmüş ve tüm şer odakları birlik olmuşken, bizlere düşen birlik içinde dua etmek…

GEÇMİŞ OLSUN DEVLET BEY…

Üst solunum enfeksiyonu ile bir süredir hasta yatan MHP lideri Devlet Bahçeli bu sabah tekrar makamının başına dönmüş…

Sosyal medyada bazı densizlerin art niyetli mesajlarına inat, sapasağlam döndü Devlet Bey, elhamdulillah…

Nasıl bir ruh hali var bu kişilerin çok merak ediyorum…

Bir insanın hastalığını fırsat bilerek nefretlerini kusmak…

Kalpleri kararmış bu kişileri kendileriye başbaşa bırakmak en sağlıklı yaklaşım olmalı...

HeDePe MUŞ MİLLETVEKİLİ GÜLİSTAN KOÇYİĞİT'E SORUYORUM…

Diyarbakır'da evlat nöbeti tutan annelere gidip anlat bakalım derdini…

Evlatlarını onlardan kopartıp, dağlara mahkum edip ateşe sürerken hiç mi canın yanmadı?

Madem Barış Pınarı Harekatı bir savaş, sen niye hâlâ Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde konuşuyorsun?

Git cephede savaş, ne bekliyorsun!

Çocuklarını Avrupa'daki üniversitelere göndermek yerine dağlara gönder…

Sen bizim paramızla, bize efeleniyorsun!

Tüm mercilere suç duyurusunda bulunuyorum: Bu hainlerin derhal görevlerinden azledilmelerini istiyorum!

Yeter artık!

Kürt halkına yaptıkları kötülükler karşılıksız kalmasın!

Şehit düşen Mehmetçiklerin kanı yerde kalmasın!

Defolun gidin sizi çok seven o şer odaklarının yanına…

Kendi öfkenizde boğulun!

HELAL OLSUN, BUSENAZ!

Dünya Kadınlar Boks Şampiyonluk maçını kazanan Busenaz, kazanma sevinicini asker selamı ile taçlandırdı… Gözyaşları içinde harekattaki kardeşlerine selam gönderdi… Tebrikler güzel kızım, maşaallah sana…

NOT: Trump delirmesin de ne yapsın… Vallahi adamın işi zor! Mesleği “show” olan Trump'ın tüm karizması Türkiye yüzünden yerle bir oldu!

Kalktı eli kanlı melun teröristlere TIR'lar dolusu silah verdi!

Sadece bu yıl için eli kanlı melun teröristleri eğitmek, onlarla anlık istihbarat paylaşmak vs. için 173 milyon dolar bütçe ayırdı!

Sonra Türk Silahlı Kuvvetleri'nin arslanları geldi, bir haftada hepsini dümdüz etti… Adam delirmesin de ne yapsın?

İyice şaşkına döndü, bir “twit” atıyor, hooop az sonra tam tersini yazıyor…

Velhasıl bu gidişle sonu hiç iyi olmayacak…

Allah Melania'ye sabır versin...

Tüm yazılarını göster