Hepimiz kaybettik! 

Sevda Noyan noyansevda@gmail.com

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı seçmediğimiz gibi, bu seçim sonucuyla sadece İstanbul'da yaşayanlar değil, hepimiz kaybettik...

Bu bir şehrin yönetiminin kaybedilmesi değil! 

Bu davamızı kaybettiğimizin gümbür gümbür duyulan ayak sesleri...

Bu sonuç için binlerce bahane, binlerce suçlu, binlerce olay yazabilirim, konuşabilirim…

En kolay çözüm bu: at suçu birilerine, seç birkaç günah keçisi, birkaç  “Ah ah, vah vah”la bitir işi...

Seçim gecesi yapılan taşkınlıklar, saldırılar, edepsizlikler bize şunu gösterdi ki, lafa gelince “sevgi pıtırcığı” olan muhalif taraf acayip kinlenmiş… Özellikle sosyal medyada delirmiş vaziyetteler, dün kısa bir eleştiri “twit”ime resmen organize bir halde terbiye sınırlarını aşarak saldırdılar…

Yaşam biçimlerine hiç bir kısıtlama getirilmediği halde sadece dindar Müslümanların güçlü ve görünür olmasının sonuçları bunlar…

Gerçekten Rabbim bunlara, biz ne kadar hata yapıyor olsak da, fırsat vermesin...

Zaman bize gerçekleri gösterecek…

Bütün bu süreçleri Kur'ânî bir bakış açısı ile değerlendirmez ve bir günlük dünya hayatını hiç ölmeyecekmiş gibi yaşamaya devam edersek başımızın çok daha büyük belalara gireceği aşikar...

23 Haziran'dan itibaren başlayan yeni bir döneme girdik…

Zor günler bizi bekliyor… Dünya delirmiş vaziyette! 

Çok yakın bir süreçte Trump'ın yakacağı bir ateş hepimizi tutuşturacak gibi görünüyor...

Şu ayet hep dönüp dolanıyor aklımın içinde:

Bu böyledir! Çünki ALLAH, hiç bir zaman bir topluma veya topluluğa bahşetmiş olduğu nîmetleri, o toplumu meydana getiren bireyler iç ya da mânevî dünyalarında taşıdıklarını değiştirmedikleri sürece değiştirmedi! Andolsun ki, ALLAH hep herşeyi özüne nüfuz ederek, nitelik olarak derinliğine, nicelik olarak tüm ayrıntılarıyla işiten, herşeyi özüne nüfuz ederek, nitelik olarak derinliğine, nicelik olarak tüm ayrıntılarıyla bilendir! (el-Enfâl 53)

GERÇEKTEN MİLLET MİYİZ?

Merhûm üstad Elmalılı Hamdi Yazır’ın “İslâm Hukuku ve Fıkıh Istılahları Kamusu”ndan:

“DÎN, ŞERİ’ÂT, MİLLET denilen şeyler gerçekte ve aslında aynı şeylerdir. Fakat her biri arasında ince farklar vardır: itikat açısından DÎN; uygulama açısından ŞERİ’ÂT; toplumsal açıdan ise MİLLET terimi kullanılır.

İnanılan ne ise, esas itibâriyle amel edilen de odur. Amel edilen ne ise, esas itibâriyle toplumsal nitelik kazanan da odur.

Dolayısıyla, MİLLET, toplumu meydana getirenlerin çevresinde toplandığı ve üzerinde yürüdüğü, diğer bir deyişle, toplumsal rûhun bilincinin tâbi olduğu ve fiziksel/maddî olarak bağlı bulunduğu güçlü ilkelerdir.

MİLLET, TOPLUM FERTLERİNİN MEYDÂNA GETİRDİĞİ KİTLE DEĞİL, BU KİTLENİN PEŞİNDEN GİTTİĞİ İLKELERDİR!”

NOT: Kafama takılan bir soru var… Acaba MHP seçmeni gerçekten de bu ittifaka uydu mu? Belki parti bazında alınmış bir karar var… Ama sahadan aldığım duyumlara göre MHP seçmeni oylarını Binali Yıldırım'a vermemiş…

Vardır bunda da bir hikmet demeli miyim, karar veremedim...

TEŞEKKÜR BORCU: İstanbul BüyükŞehir Belediye Başkanı seçiminde gerçekten beyefendiliğini her koşulda koruyan, tam bir vefa örneği, adam gibi adam olan sayın Binali Yıldırım'a ve uğradığı tüm haksızlıkların ve çirkin söylemlerin karşısında duruşunu bozmayan Semiha Yıldırım'a çok teşekkür ediyorum… Benim gönlümdeki başkan sizsiniz…

Sağolun, varolun...

Tüm yazılarını göster