Ferhan Şensoy'un ardından şok sözler: Tiyatroyu çok çok iyi bilirdi, başka şeylere aklı ermezdi

Önceki gün yaşamını yitiren tiyatro ve sinema oyuncusu, yönetmen, yazar Ferhan Şensoy son yolculuğuna uğurlandı. Şensoy'un vefatının ardından herkesin ne yazacağını merak ettiği Sabah Gazetesi yazarı Engin Ardıç'ın beklenen yazısı da bugün yayımlandı.

Önceki gün yaşamını yitiren tiyatro ve sinema oyuncusu, yönetmen, yazar Ferhan Şensoy son yolculuğuna uğurlandı. 

Şensoy için öğrenim gördüğü Galatasaray Lisesi ve kurucusu olduğu Ses Tiyatrosu'nda törenler düzenlendi.

Sanatçının cenazesi Teşvikiye Camii'nde kılınan ikindi namazına müteakiben Zincirlikuyu Mezarlığı'na Ailesi ve dostlarının gözyaşlarıyla defnedildi.

ŞOK YAZI...

Ferhan Şensoy'un vefatının ardından herkesin ne yazacağını merak ettiği Sabah Gazetesi yazarı Engin Ardıç'ın beklenen yazısı da bugün yayımlandı.

"Ferhan için" başlığını taşıyan yazısında Şensoy'un siyasi tutumu nedeniyle araların açıldığını belirten Ardıç şu ifadeleri kullandı;

"İlhan Selçuk muydu Aziz Nesin mi, Kemal Tahir'in ölümü üzerine "Fırtına dindi" demişti... Ferhan da bir fırtınaydı, geldi geçti.

Çoğu fırtına gibi bazı dostlukları da devirip yıkarak... Çok kişinin "Acaba ne yazacak?" diye merakla beklediği bir yazıyı yazmak çok zordur.

Yazarsam ters yazmak, kimseciklerin bilmediği gerçeklere girmek gerekecek. Bunu yapamam. Çok kişi gibi basmakalıp şeyler de yazamam. Elimden gelmez." dedi.

Şensoy ile 1966 yılında tanıştığını ve bazı oyunlarda birlikte oynadıklarını belirten Ardıç şöyle devam etti;

"Birlikte içtik, birlikte serserilik ettik. Binlerce anımız var, hiç abartmıyorum. Sonra biz büyüdük ve kirlendi dünya... Yavaş yavaş birbirimizden uzaklaştık. Neredeyse yirmi beş yıldır görüşmüyorduk bile... Sor şimdi kızlarına, beni tanımazlar."

Sanatçının vefatının ardından Sabah Gazetesi yazarı Melih Altınok'un "Zaman içinde radarımdan çıktı. Bu durumda, bir ara gündelik politikanın sığ düzlemine dahil olması etkili oldu sanırım" diye yazdığını hatırlatan Engin Ardıç "Ne yazık ki altına imzamı atarım." dedi.

Ardıç yazısına şöyle devam etti;

"Televizyon kamerasına yekten "Ordu darbe yapsın" demişti de, "Arkadaş sarhoştur, kusuruna bakmayın" diye kurtarmıştık...

Kişisel nedenler de vardı tabii, ben ondan hep "Sevgili dostum" diye söz ettim, o bana hep hakaret etti.

Araya kırgınlıklar girdi.

Canı sağolsun, diyecektim, ruhu şad olsun.

Hangi seçimdi hatırlamıyorum, oyunu Türkiye Komünist Partisi'ne vermiş, "Sandığa bir kırmızı karanfil bıraktım" demişti... Şairdi.

Umarım TKP de cenazesine bir çelenk gönderme inceliğini gösterir.

"TKP'lerden hangisi" derseniz de siz haklısınız.

Tiyatroyu çok çok iyi bilirdi, başka şeylere de pek aklı ermezdi.

Kolay kolay gelmeyecek bir adamdı, Türkiye'ye fazla büyük.

Allah rahmet eylesin. Nur içinde yatsın."

SÜLEYMANCILAR'IN ESKİ LİDERİ DENİZOLGUN’UN ÖLÜMÜNDE BÜYÜK ŞÜPHE! Erdoğan: Fahiş fiyatta somut adımlar atılacak 23 Nisan anlam ve önemi nedir? 23 Nisan 1920'de ne oldu?
Sonraki Haber