Alanya, İstanbul’un duygusunu anlamakta zorlanır

SAYIM ÇINAR / sayimcinar@gmail.com

Alanya; tarihi yapısı, güzellikleri, plajları ve görülecek yerleriyle beraber en sevdiğim, benim için çok özel yerlerden biri. İl olmamasına her defasında şaşırdığım, isminin Antalya gibi anılmasını istediğim kent.

WhatsApp_Image_2017-09-19_at_12.37.26

Kentin o kadar çok güzel tarafı var ki… En güzeli İstanbul’dan uzaklaşmak istediğinizde size ilaç gibi gelecek olması. Eğer tercihiniz Akdeniz’de yemyeşil güzel bir yere gitmekse Alanya bunun için çok doğru bir tercih. Mayıs – Haziran ve Ekim – Kasım ayları Alanya’nın en güzel zamanları.

Alanya’nın ziyaretçisi çoktur ama çoğu kişi burada ne yapacağını, nereyi görmesi gerektiğini bilmez. Gazipaşa görülmeye değer yerlerinden biri. Her şeyden önce bakir koyları var. Denizi çok iyi. Biraz kafa dinlemek, Akdeniz’in kucağına kendinizi bırakmak istiyorsanız, burayı kesinlikle görmelisiniz. Bunun dışında Alanya Kalesi ve kalenin altındaki tersanenin oradaki müze, Dim Çayı, Damlataş mağarası da görmeniz gereken yerler arasında olmalı.

WhatsApp_Image_2017-09-19_at_12.38.07

Yüksek sesli müzikten biraz şikâyetçiyim aslında. Geceleri çok fazla gürültü kirliliği oluyor. Bu konu kontrol altına alınmalı diye düşünüyorum. Mesela daha önceden bisiklet binme yolları da vardı ama şimdi Avrupalı turist azalınca bu gibi güzellikler de azaldı.

Alanya girişinde belediye tarafından yapılmış bir park var. Görselliği müthiş ve simgelerini incelemek çok hoşuna gidiyor insanın.

Antalya Havalimanı 130 km fakat yeni açılan Gazipaşa Havalimanı şehre sadece 20 – 30 km uzaklığında. Alanya’nın yolları da bir harika. Yolculuk esnasında görülebilecek çok güzel bir manzarası var. Çok hızlı gitmemek gerekiyor.

Çok geniş plajları, tarihi eserleri ve modern otelleri var. Alternatif çok fazla yer olması ziyaretçilerin rahat bir tatil yapmasına olanak sağlıyor. Burada da hayat kurulabilir. Genelde herkes Bodrum’a yerleşmeyi tercih ediyor ama Alanya da kesinlikle tercih edilebilecek yerler arasında!

WhatsApp_Image_2017-09-19_at_12.36.51_1

Eskiden Avrupalı turistler tarafından çok fazla tercih edilirdi Alanya. Norveç, Finlandiya, Almanya gibi soğuk ülkelerden gelen turistlerin Akdeniz’de böyle güzel bir yeri tercih etmesi çok da şaşırtıcı değil. Fakat şimdi Arap turist yoğunluğu dikkat çekiyor. Avrupalı turistin geldiği dönemi özlüyoruz.

Esnaflarının ruh hallerinin acilen değişmesi gerekiyor. Yerlileri biraz muhafazakâr ama bunun yanında Alanya’yı çok iyi temsil eden sanatçılar da var. Örneğin yazar Mehmet Mollaosmanoğlu ve eşi ressam Seher Mollaosmanoğlu. Bu bölgede geçen romanlar ve Alanya’yı anlatan resimler var. Bu da hoş detaylardan birisi.

WhatsApp_Image_2017-09-19_at_12.37.50_1

ALANYA NEDEN İL DEĞİL?

Bazıları Alanya’yı sadece yaşlı alman çiftlerin geldiği bir yer gibi düşünüyor, ben o tarafıyla bakmıyorum. Çünkü bu seneki değişimi gördüm. İzmir-Bodrum-Çeşme ekseni dışında tatilcilerin tercih etmesi gereken, nefes almak için mutlaka gelmeleri gereken bir yer Alanya! Alanya çoktan şehir olmuş aslında ama irdelediğim konu ‘’Neden hala bir il olmadığı?” Kent sakinken bir başka güzel. Bu yüzden Ekim ve Kasım ayları ziyaret için oldukça doğru bir zaman. Antalya eğer bir ilse, Alanya da il olmalı! Alanya’nın unutulmuş olmasını, il olmamasından rahatsız olduğumu tekrar tekrar söyleyeceğim.

WhatsApp_Image_2017-09-19_at_12.38.18

KASIMDA ALANYA BİR BAŞKADIR!

Her yerde olduğu gibi Alanya’da da denizleri, piknik yapılan alanları ve plajları daha temiz tutmamız gerekiyor. Plaj voleybolu, su sporu oldukça yaygın. Alanya Temmuz ve Ağustos’ta çok nemli ama Eylül - Ekim aylarında çok güzel. Kasımda ise Alanya’nın havası bir başka!

Ben kesinlikle burada yaşayabilirim. Türkiye’nin yaşamaya değer yerleri arasında bence. Her şeyi bırakıp, küçük bir iş kuranlar belki biraz zorlanabilir fakat yazlık olarak harika bir yer Alanya!

WhatsApp_Image_2017-09-19_at_12.38.36_1

"ALANYA İSTANBUL’UN DUYGUSUNU ANLAMAKTA ZORLANIR."

Deniz kokusunu, tarihi eserlerini, plajlarını, Begonvilli otellerini, portakal ağaçlarını, turunçgillerin kokusunu Alanya’da çok seviyorum. Anamur –muz yetiştirilen tek yer. Kleopatra Plajı ve Grand Kaptan Otel'inin çevrelerini de severim. Bu yüzden her yıl buraya gelmekten büyük bir keyif alıyorum. Son 10 yıldır Bodrum’a gider gibi Alanya’ya gidiyorum. Buranın gözümdeki değeri gün geçtikçe daha iyi bir yöne doğru gidiyor.

WhatsApp_Image_2017-09-19_at_12.37.10

THİNK GLOBAL EAT LOCAL

Avrupalı turistin daha çok gelmesi için daha farklı bir duygusunun olması gerektiğini savunuyorum. Think Global Eat Local gibi… Kaptan Otel’de her şey dahil sistemi olmasına rağmen hizmeti güzeldi. Alanya’ya belli amaçlar için değil, bir yeri keşfetmek amacıyla gitmek gerekiyor.

Yollardaki manzara bir harika. Ankara’dan sıcağa lanet edip Alanya’ya kendini atanlar için pek fazla bir şey değiştiğini söylemek mümkün değil. Buraya daha çok Konya ve Ankara’dan gelenler çoğunlukta. Fakat Ege’den çok farklıdır Alanya, denizi ve kumsalı bir başkadır. Akdeniz’in mavi sularında kulaç atmak isteyenler için Alanya plajı harika bir tercih. Tekrar tekrar gitmek istediğim yerler arasında.

WhatsApp_Image_2017-09-19_at_12.38.43

M.Ö. 2000 YILINA UZANAN BİR SERÜVEN

Gazipaşa’nın M.Ö. 2000 yılına uzanan bir serüveni var. Hititlerin kolu, Luvilerin Antalya ve Çukurova bölgesine gelmesiyle başlıyor her şey. Kilikya, Roma, Bizans, Karamanoğullarının egemenliklerini yaşamış bir yer. Tarihin, coğrafyanın, birçok güzelliğinin ev sahibi Alanya’ya giderek ufkumu böyle yerlerle genişletiyorum.

WhatsApp_Image_2017-09-19_at_12.36.33_1

Diğer Yazıları