TSK içindeki o şüphe devam ediyor

15 Temmuz'da FETÖ'nün başını çektiği ihanet girişimi sonrası 30 Ağustos Zafer Bayramı'nda Anıtkabir'de üst rütbeliler dahil askerlerin üstünün aranması ve kimlik kontrolü dikkat çekmişti.

Hatta, askerin kontrolünde olan Anıtkabir'in yürüyüşlerinde ne olur ne olmaz diye devlet erkanının etrafının özel harekat polislerince kordon altında tutulması da hafızalara kazınmıştı. İddialara göre, bırakın iptal edilen gösteri geçişlerini katılan askerlerin GBT kontrolü bile yapılmıştı.

Bu sahneleri eleştirenler oldu, çok konuşuldu.

TEKER TEKER ARANDILAR

Ve şimdi gelin, 30 Ağustos'tan 2 ay sonrasına yani 29 Ekim'deki Cumhuriyet Bayramı'na dair bir habere bakalım:

'Törenlere ve Anıtkabir'e gelen üniformalı askerler tek tek aranarak alana alındı. Kapıda görevli meslektaşları, subay, astsubay ve erbaşları x-ray cihazlarından geçirerek güvenlik kontrolü yaptı. Askerlerin kimliklerine de tek tek bakıldı.'

Ülkede gündem insanı sürüklercesine değiştiğinden üzerinde fazla konuşulamadı bu yürekleri burkan görüntünün.

ŞÜPHELER VADİSİ

Ama satır aralarından girip perde arkasına bakınca derin bir şüpheler vadisine çıktık maalesef.

TEDBİR DEVAM

Tarihte eşine az rastlanan olaylar değil mi... Bayram seyran da olsa bu tedbirlilik elden bırakılmıyor.

İŞTE O NEDENLER

Neden mi? Bakın işin içindeki çok önemli bir isim sebebini nasıl açıklıyor: 'Kimse TSK'nın bu duruma düşmesinden memnun değil. Zamanla bu aşılacak. Ama güvenin oturması ve şüphenin dağılması hem fiziki, hem adli, hem de psikolojik açıdan vakit alacak.'

ŞÜPHE NEDEN HALA DEVAM EDİYOR?

Şüphe neden devam ediyor?

-Maalesef, TSK içindeki uyuyan hücrelerin bir şeyler yapabileceği şüphesi devam ettiğinden.

-TSK'nın içerisinin tamamen temizlendiğine dair bir kanaat oluşmadığından.

-Komutanlar hala birliklerinden tam emin olamadıklarından.

-Soruşturmalarda çok sayıda ortaya çıkan çok sayıdaki çelişki ve karanlık nokta aydınlatılamadığından.

-15 Temmuz'un soru işaretleri ortada durduğundan.

-Bu süreçte herkes tüm bildiğini anlatmadığından.

-Savcılıklar verilen ifadelere baktığında kime inanacağını şaşırmış durumda olduğundan.

-Beyin takımına yani asıl buzdağının altına inilmediğinden.

NE ACI TEZAT DEĞİL Mİ?

BİR YERDE KAHRAMAN DİĞER YERDE ŞÜPHELİ

Şöyle bir düşünsenize; bir yanda tören alanlarına üst araması ve kimlik kontrolü ile aldığın askerin, öte yanda, memleketi emanet ettiğin PKK'ya karşı kahramanca mücadele eden askerin...

Diğer tarafta da, Suriye'de, Irak'ta 'İşte gururumuz TSK' diye alkışladığın ordun. Bu nasıl bir çelişki? Bir ülkenin aynı anda kaldırabileceği bir çelişki mi bu?

İNSANIN GERÇEKTEN İÇİNDEN HAYKIRMAK GELİYOR

Hep söylüyorum. 'İnsanın içinden gerçekten haykırmak geliyor!'

HİÇ Mİ?

Yıllarca bu hainler her yere sızarken ve bu tehdit herkesce bilinirken, "Bir şeyler yapılmalı" diyenlerin sesi bastırılırken hiç mi harekete geçmek içinizden gelmedi?

BU YÜCE KURUMU DÜŞÜRDÜĞÜNÜZ DURUMDAN MEMNUN MUSUNUZ?

Şimdi, bu yüce ordunun tek derdi vatana hizmet olan, bu muameleleri haketmeyen kahraman evlatlarını düşürdüğünüz durumdan memnun musunuz? Şehitlerin aziz hatıraları da hiç mi vicdanınızı sızlatmıyor?

15 Temmuz ihanet gecesinde bu millete kurşun sıkan, askerini polisini şehit eden, meclisine bomba yağdıran, Cumhurbaşkanını öldürmek isteyen bu hainlerin orduda en dibinize kadar gelmesini hiç mi fark edemediniz?

Size bunları söyleyenlere neden kulak vermediniz?'

BU SORUYA SİZ NE YANIT VERİRDİNİZ?

Şu koskoca TSK'nın, bir zamanlar anketlerde açık ara ülkenin en güvenilir kurumu seçilen bu kurumun düşürüldüğü halin insanı kahrettiği noktaya bakın; ve gelin şu zor sorunun cevabı verin:

O ZOR SORU

Bugün biri çıksa,

'Bu bayramlarda aramalara, kortejlere Anıtkabir'de bile polis kontrollerine ne bozuluyorsun kardeşim, ya içlerinden biri çıksa yine topla uçakla, bombalarla saldırsa. Bunun olmayacağının garantisini artık verebilir misin?'...... diye sorsa.

YANIT SİZCE?

Ne dersiniz?

Kesin 'hayır' diye yanıt verebililir misiniz?

'İçerisi tamamen temizlendi' diyebilir misiniz?

Maalesef, tabii ki hayır.

Bu iç acıtan soruya TSK ve devlet de yanıt veremediğinden, kendi içindeki şüphesini gideremediğinden işte bu nedenle törenler de böyle yapılıyor.

BİR GÜN....

Türkiye'de bir gün, yamanmanın, yalancılığın, yalakalığın, sinsiliğin, takiyyenin, vurdumduymazlığın, birilerine iftira atıp başarı sağlamanın değil, bunu yapanların kazandığı değil, sadece liyakatın kazandığı güzel günlerde görüşmek üzere.

Çevrenizde ne kadar çok var değil mi? İşte böyle böyle olur bu işler. Günün birinde olaylar ülkede nerelere gelir fark etmezsiniz; kendinizi sizi hoş tutanlarla iyi hissedersiniz ama. Bir bakmışsınız ülkede altınızdan halıyı çekmişler, ruhunuz duymaz.