Sahipliğin Esareti

Hüseyin Kaya

Hüseyin Kaya

Sahip olduğunuz şey sizi nasıl esir alır?

Örneğin belli başlı sahip olduklarınızı şöyle bir sıralarsak:

Kokusunu içine çektiğiniz çocuklarınız,

Yüzüne bakmaya doyamadığının çoçuklarınız,

Başınızdan eksik olmasın dediğiniz ananız, babanız,

Muhabbet eksikliğine dayanamadığınız dostlarınız,

Anlata anlata bitiremediğiniz başarılarınız,

Saymaktan yorulmadığınız paralarınız,

Uğruna gençliğinizi verdiğiniz mesleğiniz,

Her türlü ürünü aldığınız topraklarınız,

İlmek ilmek ördüğünüz şöhretiniz,

Bir daha bırakmamak için didindiğiniz makam koltuklarınız,

Yitirmekten korktuğunuz sağlığınız,

Şükrü gerektiren beden tamlığınız,

Herkesi hayran bıraktıran aklınız...

Evet bu sahip olduklarımız bizi mutlu ve huzurlu eden şeylerdir.

Ama bir bakın etrafınıza hatta daha ibretli olsun diye gezin tarihin tozlu sayfalarında ne göreceksiniz?

Sahip olduğu bunca şeye rağmen felakete sürüklenmekten tutun da “keşke olmasaydılar” serzenişlerine kadar birçok ah vah işiteceksiniz.

Sahip olduğunuz şeyler size bir emanettir.

Emanet, bir güven cennetine kavuşmanın son durağıyken,

Bir yandan da fitneye açılan uçurumun, mahvoluşun kapısına götürebilir sizi.

İnsan kendini gerçekleştirmek ister. Çırpınır durur aslında.

Kendi ruhunun serüvenine aşıktır insanoğlu.

Ulaşmayı istediği menzil budur.

Sahip oldukları şeyler ise bu serüvenin aşamalarıdır.

Ne durumda olursak olalım bizi doğru istikametten ayırmayacak olan konusunda en doğru ölçü haddi aşmamaktır.

Yeterli olan zehir şifa kaynağı, putlaştırılmamış sevgi, ilham ve huzur konağı, dağıtılan sermaye bereket tarlasına dönüşecek ki;

Bizi özgürleştirecek olan esarete dönüştürmesin.

Sözü sözlerin en güzeli ve bize de yazdıklarımızı öğretenin sözlerine bırakalım...

Ey iman edenler! Mallarınız ve çocuklarınız, sizi, Allah'ı anmaktan/Allah'ın zikri olan Kur'an'dan alıkoymasın! Böyle bir şey yapanlar, hüsrana uğramışların ta kendileridir.( Kur’an 63/9)

Bilin ki, mallarınız ve çocuklarınız sizin için bir imtihan aracıdır. Allah'a gelince, büyük ödül O'nun katındadır.(Kur’an 8/28)

De ki: "Eğer babalarınız, oğullarınız, kardeşleriniz, eşleriniz, kabileniz/menfaat çevreniz, elde ettiğiniz mallar, kesadından(azalan ticaret/piyasa durgunluğu) korktuğunuz ticaret, hoşunuza giden konutlar sizin için Allah'tan, resulünden ve Allah yolunda cihattan daha sevimli ise artık Allah, emrini getirinceye kadar bekleyin. Allah, fasıklar-(kendi yolundan ayrılmış) bir topluluğu/aile/kabile/kavim/milleti hidayete doğruya ve güzele ulaştırmaz..”(Kur’an 9/24)

Hüsran ne kötü bir akibettir.

Telafisi olmayanın müptelası olmak ne budalacadır.

Ve nimet zahmete dönüşmede bir kasırgadan daha hızlı hareket eder…..

Kalın özgürlükle…

Diğer Yazıları