Musul'a giren askerimiz ve Bağdat'ın tutumu
TÜRKİYE’NİN MUSUL’DA ASKERİ’NİN OLMASI EN BAŞTA IRAK’IN GÜVENLİĞİ İÇİN GEREKLİDİR
Irak Parlamentosu Güvenlik Komisyonu Başkanı Hakim el-Zamili Türk askerine"işgalci" dedi.
Irak Başbakanlık ofisinden yapılan yazılı açıklamada, “Iraklı yetkililer, Türkiye’ye iyi komşuluk ilişkilerine saygı duyma ve Irak topraklarından çekilme çağrısında bulunuyor” denildi.
Irak Başbakanı Haydar El Abadi ise sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, “Türk askerinin Musul’daki yetkisiz varlığı Irak egemenliğinin ciddi bir ihlalidir” dedi.
IRAK, RUSYA’NIN, İRAN’IN Türkiye hakkındaki akıl dışı iftiralarına ve ithamlarına bakıp bu şekilde açıklamalarla Türkiye’ye karşı bir tutum içerisine girmemelidir.
Şunu çok iyi anlamak lazım: TÜRKİYE, ORTADOĞU’DA NE RUSYA’NIN NE DE BATI’NIN GÜDÜMÜYLE HAREKET ETMEZ. TÜRKİYE’YE YÖNELİK YAPILAN ALGI OPERASYONLARI MAYA TUTMAZ.
Türkiye elbette Musul’a asker gönderecek ve bölgesinde yaşanan çatışmalara sessiz kalmayacaktır.
Şunu belirtmek gerekir: ORTADOĞU’DA İKİNCİ ENERJİ SAVAŞI YAŞANMAKTADIR.
Bunun ilk yaptırımı ise bölgenin demografik yapısını değiştirmektir. Türkiye bölgede böyle bir yapı değişikliğine izin vermez. Bunu zaten sınırlarımızda türeyen terör örgütlerine karşı yaptığımız başarılı operasyonlardan anlayabilirsiniz.
Küresel aktörler şunu çok iyi anladılar ki; Türkiye’nin içinde olmadığı bir denkleme, bir yapıya Türkiye asla müsaade etmeyecektir. Musul’daki askeri varlığımız bölgenin istikrarı kadar Kuzey ırak için de önemlidir. Biz ne zaman Barzani ile yakınlaşsak, birileri devreye girerek bu yakınlaşmayı sabote etme işine girişiyor. Bunun altında yatan neden ise Türkiye’nin Kürtlerle yapacağı enerji anlaşmaları ve enerji akımı projeleridir.
2013 yılında Türkiye Kuzey Irak ile milyar dolarları bulan doğalgaz ve petrol anlaşmalarına imza atmıştır. Buna ise ilk tepki Bağdat’tan gelmiştir. Bu anlaşmalar yürürlüğe girdiğinde ise Avrupa’nın enerji ihtiyacını karşılamada önemli bir kaynak olacaktır. Türkiye bu girişimiyle hem kendisinin hem de Kuzey Irak Bölgesel Kürt Yönetiminin ekonomik menfaatlerine yönelik ciddi bir adım atmıştır.
MUSUL’DAKİ TÜRK ASKERİNE İŞGALCİ DEMEK, BAŞKASININ AĞZIYLA KONUŞMAKTIR:
Neden?
Çünkü bölgede sadece Türkiye’nin ve Kuzey Irak Bölgesel Yönetiminin enerji projeleri yoktur. Rusya’nın ABD’nin Suriye’nin İran’ın ve İngiltere’nin de bir çok enerji politikaları Ortadoğu üzerinde son yıllarda en şiddetli bir şekilde hissedilmektedir. Ortadoğu’ya akın eden küresel güçlerin ve onların taşeronlarının bugün Ortadoğu’yu ve bölgeyi kan gölüne çeviren, Müslüman nüfusu kırıma uğratan politikalarına destek olmak, onların ağzı ile Türkiye’ye karşı tavır almak en hafif tabir ile aymazlıktır. Türkiye artık eski Türkiye değildir. Çok ciddi derecede Askeri sanayisi gelişmiş, ekonomisi dirençli ve siyasi istikrarı sağlamdır. BATI DÜNYASI Türkiye’nin bu hızlı dönüşümüne ne kadar dirediyse de GELİNEN NOKTA İTİBARIYLA BU DİRENMEDEN VAZGEÇME VE TÜRKİYE’NİN BÖLGEDEKİ OYUN KURUCU ROLÜNÜ KABULLENME NOKTASINA GELMİŞTİR.
Türkiye, dini, dili, ırkı, mezhebi ne olursa olsun, hiçbir kesimin düşmanı değildir. Biz, bölgeye müdahalede bulunurken yerel unsurları hedef almıyoruz. Tam tersine yerel unsurların yaşam hakkını ve nüfus yapılarının korunmasını savunuyoruz.
Bölgede yerel unsurlara yönelik yapılan terörist saldırılar karşısında tepkisiz kalmayacağız. Türkiye köklü medeniyeti ve Osmanlı mirası olan bu topraklarda elbette hem ASKERİ hem SİYASİ OLARAK, VARLIĞINI HİSSETTİRECEK ve BÖLGEDE AT OYNATAN TERÖR ÖRGÜTLERİNE KARŞI BÖLGE HALKININ GÜVENLİĞİNİ SAĞLAYACAKTIR.
BAĞDAT YÖNETİMİ TEPKİ GÖSTERECEKSE, RUSYA’NIN ve İRAN’ın Suriye halkına karşı ESED katilinin oluk oluk döktüğü Müslüman kanını desteklemesine TEPKİ GÖSTERSİN. BAĞDAT YÖNETİMİ TÜRK ASKERİNİ İŞGALCİ OLARAK NİTELEYİP SAVAŞ UÇAKLARIMIZ EMİR BEKLİYOR diyor. Ne demek bu? Yani eğer BÖYLE BİR GAFLETE, Böyle bir HEZEYANA SÜRÜKLENMEK İSTEYECEKLERİNİ ZANNETMİYORUM.
TÜRKİYE’YE YÖNELİK KONUŞURKEN, KARŞILARINDA ESKİ TÜRKİYE’NİN OLMADIĞINI İYİ BİLMELİLER. RUSYA ve İRAN Türkiye hakkında ve ERDOĞAN hakkında yaptığı sayısız iftira ve karalamalarla ULUSLARARASI ARENADA GÜLÜNÇ DURUMA DÜŞMÜŞ ve YALNIZLAŞMIŞLARDIR.
Benim Tavsiyem, sinirlerini gerilen Türkiye’yi HİÇ KİMSENİN DAHA FAZLA germemesidir.
GÜÇLÜ TÜRKİYE, IRAK DAHİL, BÜTÜN BÖLGE İÇİN ÇOK ŞEY İFADE EDER.