Kürtler ne yapmak istemiyor?

Hüseyin Kaya

Hüseyin Kaya

Kürtler temelde anayasal vatandaş olarak ve fırsat eşitliği içerisinde Türkiye’nin bütününü yönetmek istemiyorlar..Aslında,Cumhuriyetin çok partili hayata geçisinden bu yana; baskın olan,çoğalan,sanat ve kültür üreten ve aynı zamanda özellikle son çeyrekte ekonomik imkanlarını artıran toplum kesiti Kürtlerken ve üsütüne üstlük, bütün sorunlara rağmen,Türkiyenin tamamını yönetme konusunda bir engelle de karşılaşmamışlarken, buna aykırı bir durum olduğunu düşündüğüm çözüm süreci konusunda ısrar etmeleri anlaşılır değildir?Belki çok dile getirilen meselelerdir ama düşüncelerimin bütünlüğü açısından örnek vermeliyiz:Bir çok Cumhurbaşkanı,Başbakan,Bakanlar Kürtlerden olmuştur.Medyada ciddi etkindirler.Ve daha da önemlisi Ak Parti iktidarları döneminde temel politik çizginin belirlenmesinde strateji kuruluşlarıyla real politiği Kürt entellektüel vatadaşlarımız belirlemişlerdir.Teşviklerden,yatırımlardan inanılmaz paylar almışlardır.Özgürlükler konusunda ise çok ciddi gelişmeler olmuştur.Neredeyse yeni bir halkın yasalarca tarifi yeniden yapılmıştır diyebiliriz.Bu düşüncemizi destekleyecek çokça şey söylenebilir.Fakat amaç hasıl olmuşsa o halde mevcut durumun gerektirdiğini Kürtler neden yapmak istemiyorlar?
Kanaatim, her etnik unsur,halk,ulus,millet ne diyeceksek diyelim istedikleri şey;kendi egemenlik haklarının uygulandığı bir kurumsal organizasyondan başka bir şey değildir.
Aponun yakalanmasından sonraki örgütün bağımsız devlet talebinden vazgeçtiğine dair açıklamalar ve buna inanmamızı gerektiren her siyasi analiz ve sonucunda üretilen politik duruş tamamen gerçek dışıdır ve ilerleyen aşamalarda istenilen sonucu vermeyecektir.
Çözüm sürecine ara vermeler veya yavaş davranmalar konusunda hükümeti eleştiren HDP ve PKK çözüm sürecinden bir sonuç çıkmasını beklememektedir.Çözüm sürecinden sonuç bekleme anlamında daha samimi ve belki de saf olan hükümettir.
HDP ve PKK açısından çözüm süreci kendi amaçlarının gerçekleşmesi anlamında amaçlarını kolaylaştıran ve bu amaca ulaşmada kendilerine zaman kazandıran bir süreç olduğudur.Bu sürecin çok samimi yürütüldüğü söylenemez ve bazen depreşen sorunlar da bize bunu göstermektedir.6-7 Ekim olaylarını başka türlü izah etmenin anlamı yoktur.Seçim sonuçları kanaatimi pekiştiren siyasi ve sosyolojik mesajları barındırmaktadır.Bu nedenle HDP nin almış olduğu oyla birlikte bölgenin diğer partisi Ak Partinin oylarındaki düşme iyi değerlendirilmedir.
Çözüm süreci ile birlikte ne amaçlandığının anlaşılmadığını düşünenler azımsanmayacak düzeydedir.Belki sahici olan gerçek niyetlerin saklanması ve bunun daha sonuç alıcı bir yönteme bizi mecbur bırakması olacaktır.İşte bu zamanda birbirimize mecburiyetlerimiz,tarhsel ve toplumsal özellikler ve inanç değerleri sonuç alıcı etkiler doğuracaktır.
Modern tarih ve sosyolojinin emri Kürtlerin kendi kaderlerini tayin etmesi yönündedir.Kürtler bunun peşindeyseler ki nihai amaç bundan başka bir şey olmadığına inanıyorum ve yadırganacak bir durum değildir ama diğer yandan tarih,inanç,konum ve başkaca bir çok etken ise “bir olun” emrini telkin etmektedir.
Ey kendileryle tanışmaktan memnun olduğum güzel insanlarımız Ey Kürtler! Hiçbir önyargıya düşmeme azmiyle sesleniyorum.
Aklınızda olan ayrılıksa,buna cesaret edin!. Ve en azından sonucun trajedisine diğer toplum kesitlerini ve sürekli suçladığınız ve haklılık payınızda olan devleti alet etmeyin…

Diğer Yazıları