Dikkat buz ve tuz!

Mikdat Kadıoğlu

Mikdat Kadıoğlu

Önümüzdeki hafta sonu Trakya, hafta başı İstanbul ve Batı Anadolu’nun kar yağışının etkisine girmesi bekleniyor. Bu nedenle buzlanma ve tuzlama konusunda bira ezber bozup bilgimizi yenilemenin tam zamanıdır.
Gelişmiş ülkelerde, trafik akışında ve trafik kazalarında etkili olan şiddetli yağmur, kar, yoğun sis, don ve kuvvetli rüzgarlar gibi kötü hava şartları ile mücadele de meteoroloji bilimi ve yöntemleri de etkin bir şekilde kullanılmaktadır. Örneğin, ulaşımda kaynak israfı ve çevrenin tahrip edilmesini önlemek için kar ve buzlanma ile mücadelede sadece "buzlanmaya dikkat" levhaları, kar temizleme araçları ve kar çitleri kullanılmıyor aynı zamanda tuzun, sadece gereken yerlerde, gerektiği kadar ve doğru bir zamanda kullanılabilmesi için meteorolojik bilgi ve teknoloji de kullanılmaktadır.
Kış aylarında her ikindi vakti yolların tuzlanıp tuzlanmaması konusunda pahalı bir karar alınmalıdır. Hava tahmini raporu ve yoların meteorolojik durumu incelendikten sonra mühendisler, gece hava şartlarının yumuşak olması halinde personel indiriminde bulunulması, don beklenmesi halinde ise ön tuzlama yapılması, kar yağışı beklenmesi halinde de yollara azami miktarda tuz dökülmesi için büyük çapta bir çalışmanın başlatılmasına yönelik kararlar alabilmektedir.
Bazen tuzlama konusunda karar alınmasının saat 23.00’e kadar geciktirilmesi veya bir sonraki gün trafik yoğunlaşmadan önce sabah erken saatte tuzlama işlemine başlanması gibi ilk anda göze çarpmayan ama hava durumuna göre, daha uygun olan kararlar alınabilir. Alternatif olarak, bir önceki gece yolların tuzlanmış olması ve yağışın giderek azalması halinde, yolun yüzeyinde çok miktarda tuz kalacağından ve don tahmini yapılsa dahi, kar temizleme araçlarının tekrar servise çıkması gerekmeyecektir.
Köprülerin paslanmasının ve çevrenin zarar görmesinin önlenmesi amacı ile daha düşük tuz yayma-oranı uygulanmaktadır. Alternatif nitelikteki buz çözücü maddeler olmasına rağmen, kaya tuzuna göre daha yüksek bir maliyeti de beraberinde getirmektedirler. Buzlanma ile mücadelede kullanılan tuz, nispeten ucuz bir çözümdür ve yollara kolaylıkla serpilebilir. Hava çok soğuk değilse tuz, buzu eritebilir. Fakat, kötü etkileri hemen belli olmayan tuzun zararları ancak 1970'lere doğru anlaşılabilmiştir. Tuzun yol açtığı paslanma nedeniyle köprüler ve yollar tahrip olmakta, yol kenarındaki bitki örtüsü de ölmektedir...
Tuz, maliyeti ve doğurduğu çevre problemleri dolayısıyla, mümkün olduğu kadar hesaplı ve doğru yerde kullanılmalıdır. Bu ise yolların hangi kısmının ne zaman, ne kadar donacağının belirlenmesine yönelik, termal haritalama gibi özel meteorolojik çalışma ve öngörüler ile mümkündür. Isıl haritalama ile yol/pist yüzeylerinin sıcaklık haritası elde edilerek donması şüpheli güzergahlar kolayca belirlenebilir ve öncelikle buralarda buzlanmayı önlemek amacıyla tuz kullanılır. Isıl haritalama ile, yol güzergahına yerleştirilmesi gereken sabit ölçüm sistemleri ve uyarı işaretleri için en uygun yerler de tespit edilebilmektedir.
Buzu eriten veya onları yoldan uzaklaştıran başka kimyasal maddeler de mevcuttur, fakat onların hepsi tuzdan daha pahalıdır ve kendilerine has çevre problemlerine neden olurlar. Dünyadaki bir çok hava alanı ve bazı karayolları sıvı etilen glikol kullanır, fakat bu balıkları ve su altı yaşamı etkileyen pahalı bir maddedir. Son yıllarda, çevreye zarar vermediğinden ve tuzdan daha az korozyona neden olduğu için kalsiyum magnezyum asetat (KMA) duyarlı çevrelerde kullanılmaya başlandı. Tuzdan daha pahalı olduğu için KMA bazı ülkelerde sadece yeni köprülerde ve duyarlı çevrelerde kullanılmaktadır. Sanıldığı gibi tuz, asfalta hiç bir zarar vermez. Kar ve buzdan sonra yollarda oluşan çukurları oluşturan çatlaklardan sızan suyun donarak genleşmesidir...
Yol boyunca yerel hava şartlarının nasıl değiştiğini ve yolların hangi kısmının daha fazla donma potansiyeli olduğu ve bir veya iki saatlik güvenilir hava tahminleri buzlanma ile savaşta çok önemlidir. Eğer tuz veya diğer kimyasal maddeler donan yağmur veya kar yağışı ile birlikte aynı anda yollara dökülürse su, yol yüzeyinde donamayacak ve böylece daha az tuza ihtiyaç olacaktır. Öte yandan kar yağışının ne zaman sona ereceğini bilmek de karayolları ekiplerinin iş planlaması ve kaynaklarını kullanmaları açısından büyük yararlar sağlayacaktır. Hava tahminlerini iyileştirmek ve otomatik sistemler kullanarak yolların hava durumunu yakından takip etmek suretiyle tuz kullanımının minimuma indirilmesi amaçlanmalıdır.
Bir çok gelişmiş ülkede ve ülkemizde sadece İstanbul’da yıllar önce yol yüzeyinin sıcaklığını ölçmek amacı ile ana yolların yüzeylerine (yaklaşık olarak küçük bir kitap ebadındaki özel bir termometreden oluşan) özel sensörler yerleştirmeye başlandı. Bu anlık bilgiler, karayolu boyunca kurulu diğer meteoroloji istasyonlarından alınan rutin meteorolojik bilgilerle birlikte İBB AKAOM gibi bir merkeze aktarılmaktadır. Böylece tuzlama konusunda alınacak kararlar, yol yüzey sıcaklıklarına göre güncelleştirilmektedir.
Yol sensörleri, hava tahmincilerinin çalışmalarının doğruluğunun günden güne kontrol edilebilmesini sağlamaktadır. Yol yüzeyinin sıcaklığının 18 saat sonrası için yapılan tahminlerde, 1.5 0C civarında tipik bir yanılma payı görülür, böylesine küçük bir hata payı dahi sıcaklığın donma noktasına yaklaştığı durumlarda çok önemli olabilmektedir. Bazen yolun küçük bir kısmında, sadece don çukurunda, buzlanma olabilir. Bu nedenle para israfını önlemek amacı ile her gece için “ne zaman, nereye ve ne kadar” şeklinde ayrı ayrı kararlar alınması gereklidir.
Dikkat! Köprüler, yoldan önce donar
Hava sıcaklıklarının özellikle geceleri sıfır dereceye yaklaştığı bu günlerde yollar donmasa da köprülerin donabileceğine dikkatinizi çekmek istiyorum. Soğuk gecelerde köprülere çok dikkatli girilmelidir. Unkapanı gibi köprülerin girişine bu yüzden ABD'de olduğu gibi İstanbul’da da "Dikkat! Köprüler, yoldan önce donar" şeklinde uyarı levhaları konmuştur.
Dikkat! Siyah Buz
Genellikle kara fırtınası biter bitmez de yolar asfaltın çıplak yüzüne kadar temizlenir. Bu temizlikten sonra yollar ıslakmış gibi görünür ama gerçekte yol "siyah buz" olarak adlandırılan ince bir buz tabakası ile kaplanmıştır. Siyah buz, her zaman görülemeyen şeffaf ama çok kaygan bir buz tabakasıdır. Aman yollar temizlendi diye gaza basmayın! Özellikle köprü ve rampalar birer siyah buz tuzaklarıdır.
Türkiye’de meteoroloji bilgi ve teknolojiyi genelde belediyeler doğru-dürüst kullanılmadığı için kar yağışı sonucu hemen kilitlenen trafiğe tuzlama yapacak olan araçlarımız da girememekte ve trafiğin saatlerce kilitli kalması nedeniyle her sene büyük ekonomik, sosyal ve ruhsal kayıplara uğramaktayız...
kadioglu@itu.edu.tr

Diğer Yazıları